Deprem ve İşkence Sonrası Oluşan Travma Sonrası Stres Bozukluğu’nun Karşılaştırmalı Olarak Değerlendirilmesi
TİHV Yayınları
ÖZET

Yaşadığımız tarihsel süreç, doğal olanla, insan eliyle amaçlı olarak oluşturulan travma arasındaki ayrımı giderek ortadan kaldırıyor ya da doğal felaket de şiddet unsurunu içinde barındıran bir özellik kazanıyor. Bu anlamda doğal felaket giderek bir toplumsal felakete dönüşüyor. Aynı zamanda politik şiddetin ve özgün biçimiyle işkencenin giderek doğal bir olaya dönüşmesi ve sıradanlaşması, yabancılaşmanın bir biçimi olarak hekim tutumlarını ve psikiyatrinin hem kurumsal hem de bireysel olarak davranış tarzlarını etkiliyor. Travmanın ve şiddetin, gündemimize girmiş can alıcı sorunlardan birini oluşturduğu bu süreçte, sadece “yaraları saran” bir yaklaşımı içeren hekimlik anlayışının yeterli olmadığının bilinmesi ve bilimsel bir karşı çıkışın yapılandırılması gerekmektedir.

Bu araştırmada, deprem ve işkence sonrası ortaya çıkan travma sonrası stres bozukluğunun (TSSB) görülme sıklığı, seyri, semptom profili, semptomların sıklık ve şiddetlerinin karşılaştırılması amaçlanmıştır. Aynı zamanda, olguların psikolojik değerlendirme ölçeklerinden aldıkları depresyon, anksiyete ve umutsuzluk puanları da karşılaştırılmıştır.

İnsan eliyle amaçlı olarak oluşturulan travma (işkence) ile doğal felaketi (deprem) izleyerek ortaya çıkan TSSB’yi karşılaştıran bu çalışmada, aşağıdaki varsayımlar göz önünde bulundurularak araştırılmıştır:

1) Travma türünün farklılığı akut ve kronik TSSB’nin ortaya çıkış sıklığını etkileyecektir.
2) Travma türünün farklı olması, TSSB semptom profili ile semptomların sıklık ve şiddetini değiştirecektir.
3) Travma türünün farklı olması, eşlik eden depresyon ve anksiyetenin görülme sıklığını etkilemeyecektir…

Kaynak Web Sayfası